Home » antalya escort » CİNSEL BİRLEŞME VE DAVRANIŞ ŞEKİLLERİ *

CİNSEL BİRLEŞME VE DAVRANIŞ ŞEKİLLERİ *

CİNSEL BİRLEŞME VE DAVRANIŞ     ŞEKİLLERİ *

 

 antalya escort bayan, antalya otele gelen escort, antalya anal sexs, antalya lez escort, antalya masöz bayan, antalya otelleri, antalya eskort, antalya masaj salonları, antalya eskortlar,


antalya escort bayan,
antalya otele gelen escort,
antalya anal sexs,
antalya lez escort,
antalya masöz bayan,
antalya otelleri,
antalya eskort,
antalya masaj salonları,
antalya eskortlar,

Cinsel dürtü, memeli hayvanlarda genel olarak, karşı cinsten bir hayvana dönüktür. Bir çoğalma içgüdüsü ile beraberdir. Bu cinsel dürtü erkeğin aktif, dişinin pasif davranışını tayin eder, takvim yılı içinde, kızgınlık devri denen, belirli zamanlarda kendini gösterir. İnsan türünde ise cinsellik hayvan türlerine nazaran çok daha gelişmiştir. Bu, artık basit bir içgüdü olmaktan ziyade, kişiden kişiye değişiklikler gösteren az çok zorlayıcı bir gereksinmedir. Cinsel eğilim, özellikle seçilmiş olan bir eşe dönüktür. Bu, içgüdüsel bir açlıktan ve alışkanlıktan çok bireysel olan bir gereksinmedir. Erkekler kadar kadınlar da cinsel istek duyarlar. Cinsel birleşme konusundaki bilgilerimiz oldukça yenidir. 1%0’h yıllarda Birleşik Amerika’da Dr. YVilliam H. Masters ve ruhbilimci Virginia E. Johnson yönetimindeki bir uzmanlar grubu St. Louis şehrindeki üreme biyolojisi araştırma kuruluşunda

304

yapbklan araştırmalar sonucu, cinsel birleşmenin fizyolojik yanı konusunda geniş bilgiler elde etmişlerdir. Bugün bile cinsel birleşme olayının birçok yanlan bilinmemektedir.

Yapılan son araştırmalara göre kadının orgazmına dölyo-lu dibinde veya iç genital organlarda hissettiği kasılmalarla, salgılanan oksitosin ve prolaktin hormonlarının neden olduğu açıklanmıştır.

Cinsel birleşmede erkeğin ilk tepkisi kamışın sertleşmesi-dir. Bu süreç beyinde başlar, bazı sinir yollan aracılığıyla omurilikten geçerek cinsel organlara ulaşır. Bunun sonucu, penis, yani kamış gerilerek sertleşir, dikilir. Kadında da heyecan hızla artar. Memelerin uçlan sertleşir, memeler tümüyle hafifçe büyürler. İç dudaklar ve klitoris, yani bızır hafifçe şişer ve renk değiştirir. Dış dudaklar geri çekilerek döl-yoluna girişi kolaylaştırırlar. En önemlisi, dölyolu duvarlan kayganlaştıncı bir sıvı salgılar. Bunlar kadın ve erkeğin duygusal uyanlma ile gerilimin sürekli artması sonucu oluşur. Bu şekilde birleşmeye hazır duruma gelirler. Belli bir düzeye ulaştıktan sonra kadın uygun bir pozisyon alarak dölyolu ağzını girişe elverişli bir duruma getirir.

Asıl cinsel birleşme, kamışın dölyoluna girmesiyle başlar. İlk başta çiftler, cinsel uyanlannı kendi isteklerine göre artırabilir ve tutabilirler. Kadının dölyolu bu sırada nemlenmiş-tir, bu nedenle erkeğin cinsel organının dölyoluna girmesi acı vermez, aksine hazır haz verir. Bizim kültürel ortamımızda alışılagelen cinsel pozisyona göre, kadın sırtüstü yatar, bacaklarını genişçe açar, erkek ağırlığını dizlerine, dirseklerine ve kadının üzerine verir. İnsanlann cinsel birleşmesinde söz konusu olan sadece bedensel dürtülerin doyurulması değil, birleşmeden önceki aşk oyunlanyla da vurgulanan bir yakınlaşma, fiziksel ve duygusal bütünleşmedir.

Eşlerin isteğine ve yeteneğine göre değişebilen bir sürtünme süresinin sonunda çiftler denetleyemedikleri ve denetlemek istemedikleri gerilimin kendilerini aştığını zannederler. Gerilimin en yüksek aşamaya varması erkeklerde “meni gelmesi” ile kadınlarda leğen boşluğu derinlerinde,

dölyatağında ve dölyolunun orgazm manşeti denilen giriş bölümünde birbirini takip eden kasılmalarla kendini belli eder. Orta dereceli bir orgazmda kadın 3-5, kuvvetli bir orgazmda ise 8-12 kasılma hisseder. İnsanlar orgazmı, yani cinsel doyumu tanımlayacak kelimeleri hiçbir zaman tam olarak bulamamıştır.

1966’da VVilliam Masters ve Virginia Johnson’ın “Human Sexual Response” adlı kitabı yayınlanmasından sonra, orgazm üzerine dikkatler çekilmiş, yapılan çeşitli yayınlardan onra ABE^de, geniş kitlelerde orgazma ulaşabilmek için kaçanlar adeta bir çeşit ruhsal baskı altında kalmışlardır.

\99W\\ yıllardan sonra Türkiye’de kadının orgazm olamama sorunu kadın dergilerinde çok sık işlenmiş, sonucunda orgazmın ne menem bir şey olduğunun farkında olmadan yaşayıp giden kadınlar için bile bir sorun haline gelmiştir.

Önemli olan bir kadın doyuma ulaşabilmesidir, fakat her birleşmede doyuma ulaşması beklenemez. Diğer bir deyimle orgazm birleşmede bir hedef olmamalıdır. Cinsel birleşme çiftlerin birbirlerine karşı olan duygusallığının, sevgisinin göstergesidir. Tabii ki doyuma daha kolay ulaşmak için bazı cinsel tekniklerin bilinmesi gerekir. Örneğin klitoris ve G noktasının uyarılması gerekir. G noktası, dölyolunun 2-3 cm içinde, üst duvarında, idrar yolunun altında aşağı yukarı 2 cm çapında hassas bir bölgedir. Normalde orgazma ulaşan bir kadının her birleşmede orgazma ulaşmasının beklenemeyeceğini S. Hite, C. Tavris gibi araştırmacılar istatistik verilerle de kanıtlamışlardır.

Cinsel birleşmenin son safhasında görülen bütün kesintiye uğramalar veya rahatsız edilmeler genel olarak çiftlerde yıkıntılara yol açar. Örneğin gebelikten korunmak için cinsel birleşme kesintiye uğradığında, yani kamışın geri çekilmesi için dikkatler oraya verildiğinde, çiftler bunun için hazır bulunmalıdır. Bu durum cinsel doyuma engel olur.

Cinsel istek yerine geldikten, çiftler birlikte ve hemen hemen aynı zamanda orgazma, yani doyum noktasına vardıktan sonra bir gevşeme, bir rahatlama görülür. Gerçek anlam-

Leave A Reply